Bir günde Kapadokya turu yapmak istiyorsanız, bu turu nasıl gerçekleştireceğiniz ile ilgili bilgiyi yazımızda bulabilirsiniz. Biz zamanı ve imkanı olanlara her gün düzenlenen Kapadokya günlük turlarına katılmayı tavsiye ediyoruz. Bu turlarda sizlerin kendi başınıza pek kolay elde edemeyeceğiniz bilgileri rehber sizlere açıklayacaktır. Ayrıca görülmesi gereken yerleri hızlı bir şekilde görme imkanı elde edeceksiniz.
Tur ücreti kişi başı olarak 50 Euro’dur.
1 Günlük Tur Rezervasyonu
1 günlük Kapadokya turu rezervasyonu yapmak istiyorsanız. Bizlere WhatsApp üzerinden yazabilir, E-mail gönderebilir veya iletişim sayfasındaki iletişim formunu doldurabilirsiniz.
Whatsapp : (Whatsapptan yazmak için tıklayınız)
E-mail : info@kapadokyadayim.com (E-mail göndermek için tıklayınız)
Arzu ederseniz aktivite sayfamızdan tüm aktiviteleri görüntüleyebilir, isterseniz rezervasyon sayfamızdan rezervasyonunuzu gerçekleştirebilirsiniz.
300 kilometrelik alana yayılan ve içerisinde binlerce güzelliği barındıran Kapadokya gezenlerine kendisine hayran bırakırken gelenleri tekrar buluşmak üzere uğurluyor. Volkanların şehre bıraktığı ve gel zaman git zaman aşınmaların yaşandığı bu yerde her rüzgar demetinin bizlere sunduğu bu güzelliklere şahit olmak için tek yapmanız gereken, Kapadokya’ya gitmek. Vadilerin sizi içine çektiği eşsiz manzaralar doğanın muhteşemliğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Karış karış gezilecek yerlerin bitmek bilmediği bu doğa harikasında peribacalarının davetkarlığına karşı koyamayacaksınız. Nevşehir’in incisi Kapadokya’yı bir günde gezecek olanlara vereceğimiz bu tavsiyeler kesinlikle altın değerinde! Sabahın ilk ışıklarıyla başlayan Kapadokya gezinizi eşsiz bir şölene dönüştürmek mümkün çünkü koca bir günde sizi benzersiz yapılar bekliyor.
Güne Ürgüp’te Başlayın
Sabahın ilk ışıkları sizi selamlamaya başlarken güne Kapadokya’nın kalbi olarak nitelendirilen Ürgüp’ten başlayabilir tarihi buram buram hissedeceğiniz doğal oluşumları yakından görme fırsatı yakalayabilirsiniz. Üstelik karış karış Ürgüp sokaklarını gezerken mola duraklarında yöresel tatlarla tanışma imkanınız da var. Taş evlerin oldukça yaygın olduğu Ürgüp’te her yapıyı fotoğraflamayı unutmayın. Ürgüp’ün hemen yakınlarında yer alan ve yıllar önce televizyonlarda karşımıza çıkan Asmalı Konak da burada yer alıyor. Güneş tepelerden yavaş yavaş sızmaya başlarken tam da Temenni Tepesi’nden eşsiz manzaranın tadını çıkarabilir, bu tepeye tırmanın verdiği harareti buradaki kafelerde çay içerek atabilirsiniz. Bu küçük molanın ardından Ürgüp’te bulunan meşhur Turasan Şarap Evi’ne uğrayabilir ve çeşit çeşit şarapları ile benzersiz tatlarla buluşabilirsiniz. Ürgüp’e oldukça yakın bir konumda bulunan Mustafa Paşa Kasabası tarihin bıraktığı izlerle ziyaretçilerini büyülüyor. Oldukça kalabalık olan Ürgüp sahip olduğu birçok hediyelik eşya dükkanıyla da gezinizin ardından sevdiklerinize güzel hediyeler alabilme imkanı sunuyor.
Uçhisar Kalesi’ne Çıkın
Ürgüp’e yaklaşık 20 dakikalık uzaklıkta bulunan Uçhisar’a geçiş yapıp eski ve yeninin benzersiz şölenini burada yakalayabilirsiniz. Kalesi ile ünlü Uçhisar, peribacalarının doğum yeri olarak nitelendiriliyor ve size değişik türde birçok yapıyı bir arada sunuyor. Aynı zamanda bir diğer tarihi yapı olan Karakale de görür görmez kendine hayran bırakıyor. Bu benzersiz yapıların büyüsü altındayken en büyük ikinci kale olma özelliğine sahip Tığraz Kalesi ve vadisinin içerisinde ev sahipliği yaptığı Güvercinlik Vadisi’ni görüp yolunuza kaldığınız yerden hız kesmeden devam edebilirsiniz.
Göreme’nin Vadilerini Gezin
Uçhisar’a yaklaşık 5 kilometrelik uzaklıkta bulunan Göreme’de Kızılırmak Vadisi kenardan size göz kırparken Göreme Milli Parkı benzersiz birçok yapıyı bünyesinde barındırarak size eşsiz bir gezinti sunuyor. Peribacalarının farklı bir boyut kazanarak su yollarıyla birleştiği bu yerin en çok ilgi göre yeri olan Göreme Açık Hava Müzesi’ndeki tarihi kiliseleri ise sizi alıp bambaşka dünyalara götürüyor. Vadileriyle dillere destan Göreme’de aynı zamanda Bağlıdere Aşk, ve Zemi Vadileri de bulunuyor. Tarihi ve coğrafyayı içerisine alan Göreme Kapadokya’da gezilecek yerler listesinin olmazsa olmazlarından biri.
Avanos’ta Sanatı Hissedin
Avanos hem sanatsal yönüyle hem de sahip olduğu köklü ve zengin geçmişiyle birçok ziyaretçinin ilgisini çekiyor. Avanos’a başka bir açıdan bakmak isteyenlere tavsiyemiz, beldenin girişinde bulunan taş köprüyü geçmeden önce hemen yan tarafındaki doğanın sunmuş olduğu güzelliklerle tanışmanız. Asma köprüyü geçip Orta Mahalle’ye vardıktan sonra tarihi çok eskilere dayanan ve bugünlere kadar ulaşan evlerin seyrine dalabilirsiniz. Beldeye tepeden bakmak isteyenler içinse Bayram Tepesi mutlaka uğranması gereken bir yer. Herkesçe bilinen testilerin mimarı çanak ustasının heykeli de Avanos’ta bulunuyor. Hititlerden günümüze kadar ulaşabilmeyi başaran çömlek yapımları burada oldukça meşhur. Birçok çömlek yapım evinin bulunduğu Avanos, Zelve Paşabağ Rahipler Vadisi oluşumlarıyla dillere destan peribacalarını görsel bir şölene dönüştürüyor.
Özkonak Yeraltı Şehri’nde Kaybolun
Avanos’a uzaklığı yaklaşık 14 kilometre olan Özkonak yeraltı şehri gidip görülmeye değer yapılardan bir diğeri. Avanos merkezinden taksi ile kolaylıkla ulaşım sağlayabileceğiniz bu yerde Kapadokya’nın yeryüzündeki muhteşemliklerinin yeraltına da taşınmış hallerini görmek mümkün. 4 kattan oluşan bu şehir zamanın yaşam koşulları göz önüne alınarak yapılanmış. Özkonak yeraltı şehrinde aşağılara inildikçe sır perdeleri de gitgide aralanıyor. Küçük odalara ayrılan bu yeraltı şehrinin daha önce başka yeraltı şehirleriyle bağlantısı olduğu bilinse de yaşanan coğrafik olaylar geçiş yollarını kapatarak buraya bambaşka bir hava katmış. 4 büyük salon ve bu salonlara oranla daha küçük 10 odadan oluşan bu yeraltı şehrinde avlanma amacıyla kullanıldığı bilinen gözetleme delikleri de oldukça dikkat çekici.
Çavuşin Köyü’nde Hristiyan Keşişlerin Hikayesini Dinleyin
Hristiyanlığın tarihi ile hikayesi başlayan bu köyde keşişlerin dinlerini yaymak adına verdikleri mücadeleler sonucunda saklanma amacıyla oyarak yaptıkları kiliseler ve evler bulunuyor. Tarihi milyon yıllar öncesine dayanan bu benzersiz oluşumların beşiği olan Çavuşin Köyü’nde zamanın kızgın yanardağları Erciyes, Hasandağı ve Güllü Dağı’nın meydanlara bıraktığı lavların yıllar boyunca birçok dış etkenle aşınması sonucunda şekillenen peribacalarına göre daha farklı boyutlar sunan yapıları da görebilirsiniz. Jeolojik oluşumların her adım başı görüldüğü Çavuşin Köyü’nde tarih yalnızca bir rakam olmaktan çıkarak ne yana baksanız kendisini hissettiriyor. Kızılçukur ve Güllüdere vadilerinde yer alan 12 kilisenin motifleri ve hikayeleri oldukça ilgi çekerken Eski Köy manastır hayatına geçilen ilk yer olma özelliğini taşıyarak dönemin atmosferini yaşatmaya devam ediyor.